Gaziantep Ticaret Odası (GTO) Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Yıldırım, konkordato sistemine yapılan başvuru sayısındaki artışa ve uygulamada görülen yapısal sorunlara dikkat çekerek, bu süreçte hem borçlu hem de alacaklı şirketleri korumaya yönelik dengeli ve şeffaf bir yapının gerekliliğini vurguladı. Yıldırım, “Konkordato şirketlerin iflastan kurtarılması için önemlidir; ancak tedarikçiler de bu süreçten olumsuz etkilenmemelidir” ifadelerini kullandı.
Yıldırım, Türkiye’de 2025 yılının ilk beş ayında yapılan konkordato başvurularının, 2024 yılının toplam başvuru sayısının yüzde 64’ünü oluşturduğunu belirtti. Sadece ilk beş ay içinde 2 bin 235 konkordato başvurusunun yapıldığını ifade eden Yıldırım, bu başvurulardan 967’sine geçici mühlet, 690’ına ise kesin mühlet verildiğini aktardı.
“Bu başvurular yalnızca sayısal bir artışı değil, aynı zamanda tedarik zincirinin kırılması, tahsilat dengesinin bozulması ve piyasa güveninin sarsılması gibi daha derin yapısal riskleri de beraberinde getiriyor. Konkordato sistemi, iflasın eşiğindeki şirketler için bir can simididir. Ancak bu sistem kötüye kullanıldığında, alacaklı olan birçok işletme mağduriyet yaşamaktadır” dedi.
Tuncay Yıldırım, konkordatonun doğru uygulandığında iflasa karşı önemli bir koruma mekanizması sunduğunu belirtti ve şunları ifade etti: “Konkordato ilan eden şirketler hukuken korunurken, onlara mal ve hizmet sağlayan tedarikçiler bu sistemin dışında kalmaktadır. Özellikle KOBİ’ler, bu süreçte sessizce iflasa sürüklenebilmektedir. Bir şirketi iflastan korurken, tedarikçisini mağdur ediyorsanız orada sistemsel bir problem mevcuttur.”
Yıldırım, GTO olarak konkordato sisteminin yeniden yapılandırılmasına ilişkin şu önerileri dile getirdi: “Komiserlik sistemi liyakat, tarafsızlık ve denetime dayalı bir şekilde yeniden kurgulanmalıdır. Tüm sürecin şeffaf ve izlenebilir olduğu bir ‘Dijital Konkordato Takip Sistemi’ oluşturulmalıdır. Alacaklıları korumak adına bir finansal destek mekanizması geliştirilmelidir. Alacaklıların belli şartlarla bu mekanizmadan tahsilat yapabilmesi ve borçlu firmaların bu mekanizmaya taksitli ödeme yaparak nakit akışını dengelemesi önemlidir. Ayrıca, konkordato başvuru şartlarının gözden geçirilmesi, yöneticilerin şahsi sorumluluklarının netleştirilmesi ve konkordato planına uymayan firmalar için hızlı bir iptal mekanizmasının devreye alınması gerekmektedir. Biz Gaziantep Ticaret Odası olarak hem borçlu hem de alacaklı üyelerimizin temsilcisiyiz. Bu nedenle sistemin sadece bir tarafı değil, tüm ticari ekosistemi koruyacak şekilde reforme edilmesini talep etmekteyiz. Unutulmamalıdır ki bir şirketin ayakta kalması kadar, ona mal ve hizmet sağlayan tedarikçilerin varlığı da ticaretin devamlılığı için hayati öneme sahiptir.”
