Tiryaki Agro, Gaziantep’te Antep Fıstığı Üretimini Büyütüyor!

Tiryaki Agro, Gaziantep’teki mevcut tesisini 7.500 metrekarelik ek alanla iki katından fazla geliştirerek Antep fıstığı üretiminde katma değerli ürünlere ağırlık vermeyi planlıyor. Bu yatırım, bölgenin ekonomisine katkı sağlamayı ve Antep fıstığının dünya pazarlarındaki rekabet gücünü artırmayı amaçlıyor.
Tiryaki Agro’nun Yeni Yatırımı ve Bölge Ekonomisine Katkısı
Dünya genelinde üç kıtada 10 farklı lokasyonda toplam 27 fabrika ve işleme tesisi ile faaliyet gösteren Tiryaki Agro, Gaziantep’teki üretim kapasitesini genişleterek hem atıştırmalık hem de endüstriyel amaçlı Antep fıstığı ürünlerinin çeşitlendirilmesini hedefliyor. Lidya Nuts markası altında sürdürülen bu üretim, ileri teknoloji kullanımı ve kalite sertifikaları ile destekleniyor. Tesislerde üretilen ürünler, Avrupa, Amerika, Orta Doğu, Çin ve Hindistan gibi çeşitli pazarlara ulaştırılmakta.
Ayrıca, bu gelişmeler Gaziantep’in tarımsal üretim kapasitesini artırırken, bölge ekonomisi ve sürdürülebilir tarım uygulamalarına da önemli katkılar sunmaktadır.
Antep Fıstığında Türkiye’nin Dünya Pazarındaki Yeri
Gaziantep için 2000 yılında coğrafi işaret olarak tescillenen Antep fıstığı, dünya genelinde yıllık üretim miktarı 1 milyon tonu aşan önemli bir üründür. Türkiye, son 10 yılda fıstık üretimini yaklaşık 10 kat artırarak dikkat çekici bir yükseliş yaşamıştır.
Dünya fıstık üretiminde ABD’nin ardından Türkiye, yüzde 30 payla ikinci sıradadır. Ayrıca, dünya ihracatında da ABD ve İran’dan sonra üçüncü sırayı almakta. 2025 yılı ise Türkiye için fıstık üretiminde rekor bir başarı yılı olarak öne çıkmaktadır. Fıstık ağaçlarının sayısının artmasıyla sağlanan bu üretim artışı, Türkiye’nin küresel fıstık pazarındaki payının daha da genişlemesi beklenmektedir.
2030 Hedefleri ve Geleceğe Bakış
Tiryaki Agro, 2030 yılına yönelik stratejileri doğrultusunda Antep fıstığını küresel piyasalarda daha yaygın ve erişilebilir hale getirmeyi planlıyor. Gaziantep’teki genişletilen tesislerin sağlayacağı üretim kapasitesi, hem bölgesel kalkınmaya hem de Türkiye’nin tarımsal ihracat potansiyeline önemli katkılar sunacaktır.