Tanesi 290 TL’den satılan bu geleneksel lezzet, hem yerli hem de yabancı turistleri kendine çekti. Bayram boyunca günlük 300 porsiyonun üzerinde bir taleple kazanlar hiç durmadan kaynadı.
Kurban Bayramı, Gaziantep’te bir dini ritüelin ötesinde, adeta bir gastronomik şölen şeklinde kutlandı. Kavurucu sıcakların hüküm sürdüğü bayram günlerinde termometre 29 dereceyi gösterse de, Gaziantep’in vazgeçilmez lezzeti beyran büyük bir ilgi gördü. Geleneksel olarak kış aylarının favorisi olan bu sıcak yemek, bayram süresince yaz mevsiminde de büyük bir tüketim oranına ulaştı.
Gaziantepli beyran ustası Yusuf Pektaş, bu yılki bayram yoğunluğuna ilişkin şu ifadeleri kullandı:
“Her bayram kalabalık olur ama bu yıl özellikle çok fazla ilgi vardı. Sıcak havaya rağmen, beyranımıza olan talep azalmadı; aksine arttı. Yerli turistlerin yanı sıra yurt dışından gelen misafirlerimiz de beyranı tatma fırsatı buldu.”
Et suyu, haşlanmış kuzu eti, pirinç, sarımsak ve bol acı biberle hazırlanan beyran, zahmetli bir yapım sürecine sahip olmasının yanı sıra şifa deposu olarak da biliniyor. Pektaş, yemeğin kökenine de değinerek,
“Beyran bir çorba değil, başlı başına bir ana yemektir. Zamanında sadece beyler için hazırlanırmış, adı da buradan gelir. Beyran, Gaziantep’in kültürel mirasıdır,” dedi.
Porsiyon fiyatının 290 TL olduğunu belirten Pektaş, yine de müşterilerin bu fiyattan şikayetçi olmadığını ifade etti.
“Lezzetin karşılığı bu. Gelen herkes memnun ayrıldı,” şeklinde ekledi.
İrlanda’dan Gaziantep’e beyran yemek için gelen ziyaretçi Serdar Kaya ise,
“Arkadaşım Antepli, beni özellikle bu lezzet için davet etti. İlk defa denedim ve gerçekten harikaydı,” diyerek Gaziantep mutfağına duyduğu hayranlığı dile getirdi.
Beyran, sadece damakları değil, şehri de ekonomik açıdan olumlu yönde etkiledi. Bayram süresince yoğun tüketim ile birlikte hem restoranlar dolup taştı hem de Gaziantep’in mutfak kültürü bir kez daha dünya sahnesinde yerini aldı.
