Evlilikte Hakaret, Mahkemeden Cezasıyla Geldi!

Çorum’da meydana gelen bir olayda, 14 gün süren bir evliliğin ardından açılan boşanma davasında, eşine hakaret eden kocanın tazminat ve nafaka ödemesine karar verildi. Bu karar, Gaziantep ve diğer illerde benzer durumlar için önemli bir emsal oluşturma potansiyeline sahip.
Evliliğin ilk günlerinde yaşanan hakaretler, birlikteliğin kısa sürede sona ermesine sebep oldu. Çorum’da boşanma davası açan bir koca, eşinin evden ayrıldığını iddia etti. Eşinin kendisine hakaret ettiğini ve önceki evliliğinden olan çocuğun saygısız davranışlarına maruz kaldığını öne sürdü. Ancak, davalı kadın, kocasının iddialarını yalanlayarak kendisine sözlü hakarette bulunduğunu ve aşağılandığını belirtti. Özellikle “çingene” ifadeleri kullanılarak kendisine hakaret edildiğini ifade eden kadın, karşı dava açtı.
Çorum 2. Aile Mahkemesi, kadının şikayetlerini haklı bularak, erkeğin hakaretlerinden dolayı kusurlu olduğuna karar verdi. Mahkeme, erkeğin boşanma talebini red ederken, kadının açtığı boşanma davasını kabul ederek tarafların boşanmasına hükmetti. Karar sonucunda, erkek eşe 15 bin TL manevi tazminat ve aylık 10 bin TL nafaka ödemesi cezası verildi.
Kararı temyize götüren erkeğin başvurusu, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi tarafından olumsuz sonuçlandı. Ardından Yargıtay’a taşınan dava, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi tarafından da onaylandı. Yargıtay, yerel mahkemenin kararını hem usul hem de esas yönünden uygun bulduğunu belirtti.
Bu karar, Gaziantep ve Türkiye genelindeki benzer hakaret veya şiddet vakalarında mağdur olan bireyler için önemli bir emsal niteliği taşıyor. Evlilikte taraflar arasındaki saygı sınırlarının aşılması, yalnızca duygusal bir sorun olarak kalmayıp, mahkemeler nezdinde maddi yaptırımlara da sebep olabiliyor. Uzmanlar, boşanma süreçlerinde karşılıklı delil ve tanık beyanlarının her aşamada önem taşıdığını vurguluyor.
Büyük şehirlerde aile içi anlaşmazlıkların artması ile birlikte, bu tür kararların hukuki caydırıcılığı artırdığı görülüyor. Sözlü hakaretlerin evlilik birliğini zedelediği ve bu tür eylemlerin ciddiyetinin anlaşıldığı bir dönemdeyiz.