Yeni Tıp Sülüğü Türü “Hirudo Sulukii” Keşfedildi!

Fırat Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Naim Sağlam, Türkiye’ye ait yeni bir tıp sülüğü türü keşfetti. Bu tür “Hirudo Sulukii” ismiyle dünya bilim literatürüne girdi. Yaklaşık 10 milyon yıl önce farklılaştığı belirlenen bu endemik tür, genetik özellikleriyle dikkat çekiyor ve tıp alanında potansiyel taşıyor.
Prof. Dr. Sağlam, 2016 yılında Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde gerçekleştirilen araştırmalar sonucunda keşfettikleri bu yeni türün özelliklerini tanıttı. Diğer türlerden belirgin farklılıkları bulunan Hirudo Sulukii, Türkiye’de yalnızca Adıyaman, Diyarbakır, Batman ve Gaziantep gibi illerde yaşamakta. Prof. Dr. Sağlam, bu sülüğün bölgesel olarak endemik olduğunu ve sadece Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde bulunduğunu vurguladı. Genetik yapısındaki farklılıklar nedeniyle bu türün, diğer tıp sülüklerinden yüzde 10 ile yüzde 15 oranında ayrıştığını ifade etti. Ayrıca, bu sülüğün enzim ve hormonlarının, daha aktif biyolojik maddeler içerebileceği ancak bu konuda daha fazla araştırma gerekli olduğuna dikkat çekti.
Prof. Dr. Sağlam, Türkiye’de iki tıp sülüğü türü bulunduğunu belirtirken, “Hirudo Verbana” ismiyle bilinen Avrasya tıp sülüğünün yanı sıra Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde bulunan “Hirudo Sulukii” türünü de tanıttı. “Hirudo Sulukii”nin moleküler tekniklerle belirlenen özelliklerinin, diğer sülüklerle olan benzerlikleri üzerinden yeni türlerin nasıl oluştuğunu gösterdiğini ifade etti. Daha önceki türlerin bu yeni türden evrimleştiğini belirten Sağlam, sülüğün sadece Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde bulunduğunu, bu durumun bu türün korunmasını sağlayan bir etken olduğunu ifade etti.
“Hirudo Sulukii” türünün başka hiçbir ülkede bulunmadığını vurgulayan Prof. Dr. Sağlam, bu nedenle türün korunmasının önemine dikkat çekti. Diğer sülüklerin atası konumunda olan bu tür, saf kan genetik kapasitesine sahip. Prof. Dr. Sağlam, “Diğer türlerle aralarındaki fark, ayrışma sürecinin başladığı bölge olan Güneydoğu Anadolu’dur. Enzim ve hormonlarının da daha aktif biyolojik maddeler taşıyabileceği düşünülmektedir. Ancak bu konuda kapsamlı araştırmalar yapılması gerekmektedir” dedi.