SİYASET

UMUT YILMAZ’SIZ CHP VE MECLİS MATEMATİĞİ SENARYOLARI

Gaziantep’in metropol Şehitkamil ilçesi, 1 milyona dayanan nüfusu ile Türkiye’nin 50 iline denk adını Kuvay-ı Milliye kahramanı, annesinin namusunu korumak için çocuk yaşta düşman süngüsü ile katledilen Kamil’den alan müstesna bir ilçedir.

CHP’nin kurucusu olmasına rağmen belediye olarak 30 yıl önce önce Refah, sonra AKP tarafından yönetilen ilçe, 2024 seçimlerinde CHP’ye geçti. Aileden CHP’li olan ve benim ‘ergen’ diye tanımladığım yönetim, liderlik ve liyakat fukarası bir adamcağız tarafından şans eseri kazanıldı.

Kellesini düdüklü tencereye koysan bir Antep’e kelle paça çıkacak olan ama içinde akıl kırıntısı bulunmayan bu vatandaş, gerek iç işleyişindeki tutarsızlık ve kendisine avı getirecek tazıları yaratma çabası, gerek belediyeyi kuşatan aç gözlüler tarafından, gerekse kendi iş bilmezliğinden sürekli bir kriz yaratan siyasi olarak  bitik bir adam haline geldi. CHP, Gaziantep kamuoyunda evden kaçmaya kalkışan kızına sahip olamayan baba pozisyonuna düşerken, 365 günde 365 kriz yaratılan Şehitkamil’e ‘umut’ olarak gelen ergen başkan bir anda ortalıktan kayboldu. Kimileri AKP’ye, kimileri MHP’ye geçiyor dedi.

Hakkında ciddi savcılık soruşturmaları olan reel Umut, bir anda siyaseten soyut biri oluverdi. Suçlu kedi gibi bir saklandı, nerede olduğunu kimse bilmiyor. Hem de Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşlarının gözaltında soğuk nezaretlerde destek beklediği şu karanlık günlerde.

Bu konu epey derin. Ama ben Umut Yılmaz’ın, kendisini ‘çaput utanmaz’ durumuna düşüreceği ve CHP’yi terk edeceği ihtimalinden yola çıkarak, Şehitkâmil ilçesinin hizmet üretilmesinin merkezi olan belediye meclisindeki matematik üzerine birkaç simülasyon yapmak istiyorum.

31 Mart 2024 seçimlerinin ardından CHP’nin kazandığı Şehitkamil Belediyesi’ndeki, 45  meclis üyesinin dağılımı şu şekilde.

CHP: 25

AKP : 13

YRP: 5

MHP: 2

Belediye Başkanı Umut Yılmaz, ne yaparsa yapsın günahına, sevabına ortak olduğu, kendisinden ayrılmayacak 5 meclis üyesinin olduğunu biliyoruz. Bunların bir kısmı zaten başkan yardımcısı…

  1. SENARYO: Umut Yılmaz diyelim bu siyasi senaryoda AKP’ye geçerse tablo şu şekilde oluyor:

CHP: 20

AKP: 18

MHP: 2

YRP: 5

Bu tabloda Umut Yılmaz’ın geçtiğini kabul ettiğimiz AKP meclis çoğunluğunu sağlayamıyor. Haydi diyelim MHP’den de  destek alsa etse oylar 20/20 çıkıyor. Bu sahnede son belirleyici olarak YRP ile de ittifak yapması gerekiyor ki meclisi kendi istediği gibi çalıştırabilsin ve topal ördek olmasın. 

  1. SENARYO: Umut Yılmaz ve sadık arkadaşlarının YRP’yle hareket edip zaman zaman AKP’den destek alması durumuna şu hale geliyor:

CHP: 20

Umut Yılmaz + YRP  +AKP = 23

MHP: 2

Burada da yapılacak üçlü ittifak ile 23 çoğunluğuna ulaşılırken CHP 20 üyede kalıyor.

  1. SENARYO : Umut Yılmaz, CHP’den istifa eder ve 5 meclis üyesi ile bağımsız kalmayı tercih ederse 4 parçalı bir meclis oluyor:

CHP : 20

AKP : 13

Bağımsızlar: 5

YRP: 5

MHP: 2

CHP’nin 20 kişide kaldığı bu meclis tablosunda Umut Yılmaz’ın kendi partisine vermek istemediği belediye imkanlarını AKP, MHP ve YRP’ye kullandırmasından başka çaresi kalmayacak. CHP yine 20 meclis üyesinde kalırken Umut Yılmaz ekibi ile AKP, YRP ve MHP 25 kişilik  bir çoğunluğa ulaşıyor. Fakat başkan yine Umut olacağında geriye kalan 4 senesini tavizlerin başkanı olarak geçirmesi gerekiyor.

CHP’siz Umut’un, kazananı tek kelimeyle Yeniden Refah Partisi (YRP) olarak karşımıza çıkıyor. 5 meclis üyesi ile anahtar parti konumuna gelecek olan YRP, hali hazırda 25 meclis üyesi olan CHP’ye Umut’suz bir senaryoda denk gelecek. Yani 5, 25’ten, büyük hale geliyor…

Kendi partisinden, meclis üyelerinden, örgütünden şikayet eden ve bunları kafasına göre dizayn etmeye çalışan Umut Yılmaz denen arkadaşın, CHP’de bir uzlaşı yaratamaması, örgütün kendisinin üzerinde olduğunu kabul etmemesi ve gitmesi halinde; yaşayacağı, göreceği, tablo budur. Kendi partisini idare edemeyen bu liyakatsiz 3 partiyi idare etmek ve taviz üstüne  vermek zorunda kalacaktır. Yoksa kendisine adım attırmazlar.

Umut Yılmaz, eğer (halen)  onurlu bir CHP’li ise kendisine iki şeyi hatırlatarak son vermek istiyorum:

Şehitkamil’e, annesinin namusu için canını veren Kamil’in bizlere devrettiği o değerli kavramı unutmaması.

Bir de şu ara babasının fotoğrafına uzun uzun bakması…

Diyeceklerim, bundan ibarettir…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu