Bireysel Kredi ve Kredi Kartı Borçları Yasal Takibe Alındı
2025 yılı Şubat ayı itibarıyla, bireysel kredi veya kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe alınan kişi sayısı 258 bin 641’e ulaştı. Bu sayı, bir önceki yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında yüzde 44 oranında bir artış gösterdi. Bu durum, kredi kartı ve bireysel kredi borçları nedeniyle borçlarını ödeyemeyenlerin sayısındaki artışı gözler önüne seriyor.
Kredi Kartı ve Kredilerdeki Artış: Yüzde 40 ile Yüzde 52 Arası
Açıklanan verilere göre, kredi kartı borcundan dolayı yasal takibe girenlerin sayısında dikkat çekici bir artış meydana geldi. 2025 Şubat ayında, bir önceki yılın aynı dönemine göre, kredi kartı borçlarından ötürü takibe alınan kişi sayısı yüzde 52 oranında artış gösterdi. Bireysel kredilerde ise bu artış yüzde 40 olarak kaydedildi. Bu durum, Gaziantep ve genel Türkiye’de bireysel borçlanma seviyelerinin yükselişini ve vatandaşların mali zorluklar yaşadığını ortaya koyuyor.
Bireysel Borçlanma ve Riskli Alacaklar: Tasfiye Olunacak Alacaklar Yüzde 182 Arttı
Türkiye Bankalar Birliği’ne bağlı Risk Merkezi’nin verileri, 2025 Şubat ayında bireysel kredi kartları ve kredilerde tasfiye olunacak alacakların toplamının, bir önceki yıla göre yüzde 182 oranında artış gösterdiğini ortaya koydu. Bu rakam, 163 milyar TL’ye ulaştı. Tasfiye olunacak alacaklardaki bu artış, borçlarını ödeyemeyen bireylerin sayısındaki yükselişle birlikte finansal zorlukların daha da derinleşmesine yol açıyor.
Yasal Takipteki Bireyler ve Ekonomik Zorluklar
Gaziantep ve Türkiye genelinde borçlarını ödemekte zorluk çeken bireylerin sayısındaki artış, ekonomik sıkıntıların etkilerini daha belirgin hale getiriyor. Özellikle kredi kartı ve bireysel kredi borçları, vatandaşların mali durumunu olumsuz bir şekilde etkiliyor. Yasal takibe giren kişi sayısındaki artış, finansal krizler, yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı gibi faktörlerin bir sonucudur.
Gaziantep’teki Durum ve Vatandaşları Bekleyen Tehdit
Gaziantep’te de benzer bir tablo söz konusu. Borçları nedeniyle yasal takibe girenlerin sayısındaki artış, kentteki ekonomik zorlukların bir göstergesi olarak nitelendiriliyor. Bu süreç, hem bankalar hem de borçlular açısından büyük bir risk oluşturuyor. Bankalar, takibe alınan alacakları tahsil etme çabası içindeyken, borçlular ise ödeme güçlüğü yaşamaktadırlar.
