Ekonomik ve jeopolitik faktörlerin etkisiyle altın fiyatlarında gözlemlenen artış, sarı metalin güvenli liman statüsünü daha da güçlendiriyor. ABD Merkez Bankası’nın (Fed) yürüttüğü genişlemeci para politikası ve beklenen faiz indirimleri, bu yükselişte önemli bir unsur oluşturuyor. Fed’in son açıklamaları, düşük faiz ortamının devam edeceğine dair ipuçları sunmakta ve bu durum, altın fiyatlarının artışında etkili oluyor.
Altın ve Para Piyasası Uzmanı İslam Memiş, yatırımcılara yönelik değerlendirmelerinde 2025 yılı için gram altın fiyatlarının 4500 lira seviyesine ulaşabileceğini öngördü. Düşük getiri sağlayan diğer yatırım araçlarına kıyasla, altının yatırımcılar tarafından daha karlı bir alternatif haline geldiği de dikkat çeken bir durum olarak öne çıkıyor.
Küresel ekonomik belirsizlikler ve döviz kurlarındaki dalgalanmalara bağlı olarak, altın yatırımları tercih edilen varlıklar arasında yer almayı sürdürüyor. Çin Merkez Bankası’nın ekonomiyi canlandırma ve deflasyon riskini azaltma amacıyla uyguladığı teşvik politikaları, altına olan talebi artırırken, Orta Doğu’daki siyasi gerginlikler de fiyatları etkileyen önemli jeopolitik gelişmeler arasında bulunuyor.
Uzmanlar, altın arzındaki açıkların orta vadede fiyatların yüksek kalmasına sebep olabileceğini belirtiyor. Ancak, beklenenin üzerinde bir ekonomik toparlanma gerçekleşmesi durumunda altın talebinin azalabileceği ve fiyatların düşebileceği ihtimalleri de gündemde kalıyor.
Piyasaların ilgi odağı haline gelen gram altın fiyatı, güncel verilere göre 2.930 Türk Lirası seviyesinde işlem görmekte ve bu durum tarihi bir rekor oluşturuyor. Çeyrek altın 5.022 TL ile alıcı bulurken, Cumhuriyet altınının fiyatı 20.442 TL civarında dalgalanıyor. Bu hareketli piyasa, yatırımcıların strateji güncellemelerini zorunlu kılan yeni gelişmelere sahne olmaya devam ediyor.
