GAZİANTEP’TEN AVRUPA’YA UZANACAK KATAR-TÜRKİYE DOĞALGAZ BORU HATTI YENİDEN GÜNDEMDE
Suriye’deki iç savaşın sona ermesiyle birlikte, daha önce rafa kaldırılan birçok stratejik projeye tekrar bakılmaya başlandı. Bu bağlamda, Katar’dan başlayıp Türkiye üzerinden Avrupa’ya doğalgaz taşımayı hedefleyen Katar-Türkiye Doğalgaz Boru Hattı Projesi yeniden gündeme getirildi.
KATAR-TÜRKİYE BORU HATTININ GEÇMİŞİ
2009 yılında planlanmaya başlanan bu boru hattı; Katar’ın Ras Laffan bölgesinden başlayarak Suudi Arabistan, Ürdün ve Suriye üzerinden Gaziantep’e ulaşmayı, ardından Nabucco hattına entegre olarak Avrupa’ya gaz taşımayı hedeflemiştir. Ancak, Suriye’nin Rusya’nın çıkarlarını koruma çabası ve 2011’de başlayan iç savaş sebebiyle proje duraklama aşamasına gelmiştir.
Suriye’deki iç savaşın sona ermesi ve Esad yönetiminin geleceğiyle birlikte, boru hattı projesinin yeniden değerlendirilebileceği ifade edilmektedir.
KATAR, DÜNYANIN EN BÜYÜK ÜÇÜNCÜ DOĞALGAZ REZERVİNE SAHİP
SETA Vakfı araştırmacısı Büşra Zeynep Özdemir’in aktardığına göre, Katar dünya genelinde en büyük üçüncü doğalgaz rezervine sahip. Özdemir, Katar’ın doğalgaz ihracatını büyük ölçüde sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) şeklinde gerçekleştirdiğini ve sadece Dolphin Gas Projesi üzerinden boru hattı ile ihracat yaptığını belirtmektedir.
Özdemir, projenin yüksek maliyetleri ve yatırımcılar için uzun süreli alım garantilerine ihtiyaç duyduğuna dikkat çekerek, Avrupa’nın artan enerji talebinin bu projeyi stratejik bir fırsat haline getirebileceğini vurgulamıştır.
“SURİYE HÂLÂ İSTİKRARDAN UZAK”
Columbia Üniversitesi’nden Anne-Sophie Corbeau, projenin 2030 yılına kadar hayata geçmesinin zor olduğunu ifade etmektedir. Corbeau, Suriye’nin hala istikrardan uzak olduğunu ve ABD’li LNG ihracatçılarının Avrupa pazarında güçlü bir rekabet oluşturduğunu dile getirmiştir. Bunun yanı sıra, Suudi Arabistan’ın boru hattının topraklarından geçmesine izin verip vermeyeceği de önemli bir soru işareti olarak gündemdedir.
Corbeau, boru hatlarının LNG’ye göre daha büyük bir bağlılık gerektirdiğini, bu nedenle alıcıların uzun vadeli taahhütlerde bulunması gerektiğini belirtmiştir.
AB VE TÜRKİYE İÇİN KRİTİK BİR FIRSAT MI?
Uzmanlar, Avrupa’nın kömürden doğalgaza geçiş sürecinde artacak talebin Katar-Türkiye boru hattına yönelik ilgiyi artırabileceğini öngörmektedir. Türkiye, enerji ithalatında Rusya, İran ve Azerbaycan’a bağımlı bir ülke olarak, bu proje ile enerji kaynaklarını çeşitlendirme imkânı bulabilir.
SETA’dan Özdemir, Türkiye’nin doğalgaz piyasasındaki önemli konumuna dikkat çekerek, Türkiye ve AB’den uzun vadeli alım garantileri sağlanması halinde projenin hem bölgesel enerji dinamiklerini değiştirebileceğini hem de Avrupa’nın enerji güvenliğini artırabileceğini ifade etmiştir.
