CADIYI  SUYA NEDEN ATMALI:  ŞEHRİN NEGATİF FOTOĞRAFI !..

CADIYI  SUYA NEDEN ATMALI: ŞEHRİN NEGATİF FOTOĞRAFI !..

 Sadece hamamları yoktur bu kentin…

Simidin sarayı vardır mesela…

Kahvenin Evi, Ananın Yeri, Dayının Tatlısı, ufak köftenin hem de ekşilisi mevcuttur.

Mesela ben, nohuda, “nohut” demeyi seneler evvel terk ettim. Kısaca “Recep” diyorum…

Karşıyaka semtimiz bile o uğruna yarım saat sıra beklenen meşhur  “Recep” dürümü, Halil Usta, ve vukuat ile anılır. Mekanın onlarca yıllık bir mahalle olmasının ne önemi vardır efendim.

Dünyanın en güzel tatlısı olan baklavaya konulan fıstığa “kuş b.ku” denilir bizim burada.

Bizi, her seçimde, çatıya çıkıp sevişeceğine, sandığa girip umsuruk eden şerefsiz kedi ile anılan diğer tatlıya hiç girmeyeceğim.

Hele, adı yosmaların parayla çalıştığı yerle anılan halkalı olanına asla…

“Fırat akar, Türkler bakar” sözü Antep’te, “b.klu akar” efsanesine dayanır.

Neyin, nasıl aktığını biz teyyy yıllar önce çözdük.

Ama şahsen, kanalizasyonun karıştığı bostanların yanında yetişen marulu, “la oğlum, yağlı yağlı ne de güzeldi” diye yad eden ve bu kadar çok seven bir millet daha görmedim…

Yemek tabağına sinek düşse, umurunda olmayan biz, sağımızdaki-solumuzdaki medeniyetlerden çala çala o mezbeleliğin üzerine; kuşun, kedinin, kerhanenin malumunun, recep, küşleme, lahmacun diye yuvala(r)na yuva(r)lana  bir gastronomi oturttuk… Facebook’un değeri 650 milyar dolarmış!!! Bana ne ????

5600 yüz senelik bir kent olduğumuz ve şehirli (!) yaşadığımızdan yola çıkarak, nüfusun üçte ikisi ilk cinsel deneyimini şaşıracaksınız ama bir insanla yaşamıştır. Kezban da kim oluyor birader? Heykeli dikilmese de birçoğunun tek öğretmeni “Gara Sevim” bilmiyorum öldü ise mezarına nur yağsın. Bu kentin doğal popülasyonuna oldukça önemli katkılar sağlamıştır.

Şu zamana geldik, millet dağda çatışırken, bizimkiler bağda memleket yönetiyor.

Hoşgör Mahallesi’nin dip dibe yoları ‘kentsel’ ve rantsal dönüşüme ara sıcak olmuş.

Şehreküstü, şehre bir daha küsmüş.

Ünaldı, artık neyin ününü alır.

Yavuzlar’dan zaten adını sevmem alerji olurum.

Çıksorut yani ‘çık somurt’ duman, harman şimdilerde.

Yukarıbayır, bayırlığından ve hoyratlığından bir şey kaybetmemiş.

‘Gümüş’tekin dediğin ne gümüşü mahalle 50 senedir gecekondu.

Memleketin en yokuş semti Düztepe, politik yamaları sökülerek iğdiş edilmiş.

Vatan Mahallesi, memlekete Fransız

Organize Sanayi Bölgesi (OSB)  bereketli tarım toprakları üzerinde kurulmuş. 2020 yılına gelmişiz, belediyelerimiz çiftçiye harıl harıl; fide, gübre, tohum yardımı yapıyor. OSB, ‘Organize Salgın Bölgesi’ olmuş. Patronun 1 milyon liralık otomobile ile geçtiği aynı yoldan, işçi 30 senelik konserve kutusu araçlarla geçip gidiyor.

Bilim, 4 yıl süren uzun metrajlı filmdir.

Sağlık işi, herkese danışılır, bir tek doktorlara sorulmaz!

Kesin bir anlamı olan en basit cümle, “Benim kârım ne olucu ağam”dır. Ona rağmen keskin bir rafıkçılık ayağı vardır. Bu da sahtekarlığın en net fotoğrafıdır.

Asistanların,  ‘Keyfimin Kararnameleri’ ile akademiden atıldığı bu dönemde sekreterlerin adı asistan olmuştur. İşte nohudun, Recep’e evrilmesindeki sır da burada saklıdır.

Memleket gayr-ı menkul, siyasetçiler emlakçıdır.

Devletin malı denizdir.

Yemeyenin malını yerler, bal tutan parmak yalar, itten taş esirgenmez, hata sahibinin hatırı için taş atılmaz,  kötü komşu ev sahibi eder ama komşu komşunun külüne muhtaçtır ????

Maarif’i vardır eğitim sıfırdır…

Kültür Yolu vardır, kültür mantarı en bilinen şeydir.

Demokrasi Meydanı vardır, hep yasaklı olduğundan kumpanya çadırı gibi kullanılır.

İstisnalar hariç; medyası çağdaş köle, gazetecisi yiyip öle, yazarı da yazarkasadır ayrıca…

Şehrin göbeğinde 10 yıldır elektriksiz yaşayanlarla, milyon dolarlık evlerde oturanlar aynı havayı soluduğu için farklılıklarımız zenginliklerimizdir (!)

Şimdi, tüm bunlar niye mi yazdım?

Ortaçağ’da cadıları test etmek için suya atarlarmış.

Yüzüyorsa insan, boğulursa cadı olduğuna inanırlarmış.

Arada bir kenti Alleben’e itmek gerekiyor.

Yüzüyor mu?

Boğuluyor mu?

Cadı mı?

İnsan mı?

Şöyle bir dokunayım istedim…

Bu, 2020 Ortaçağı'nda

Hepsi hepsi bu…

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

13.06.2020 (Murat GÜREŞ)

DİĞER YAZILAR

ATATÜRK’E HAKARET EDENLER VE SORUŞTURMA AÇILAN ÖĞRETMEN

ZEKİ ABİ VE BENİM SİNEMAM NİYE YOK?

MAYIS HÜZÜNLERİ

AÇLIK, GURUR ve PATATES TORBASI

SİYASİ SİMGE BAKIMINDAN 128 VE GAZİANTEP’TE MUHALEFET

KULUN OLMAM AMA KÜLÜN OLURUM...

BİR KENTTEN, SAHTE CENNET YARATMAK

"AKREP GİBİSİN KARDEŞİM"

PROKRÜST YATAĞI, AVUKATLAR ve GERÇEKLİK